Haber

Başkan Savaş: Karşı olduğum şehir kirası!

HATAY (İGFA) – Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Radyo Sputnik’te Türkiye’nin iç ve dış siyasetindeki gelişmelerin tartışıldığı ve nabzının tutulduğu ‘Ankara Farkı’ programına konuk oldu.

Programda gazeteci İsmet Özçelik’in sorularını yanıtlayan Savaş, 6 Şubat depremlerinin en çok yaşandığı Hatay’da büyük yıkımın ilk günlerinden bu yana yaşanan gelişmeleri anlattı. İlk günlerde şoku hisseden tüm Hataylılar için zor olduğunu söyleyen Önder Savaş, internetin ve telefonun olmadığı ilk 9 gün arabada duş almadan yattığını belirterek, kendisinin ve eşinin 10. günden itibaren hala konteynerde olduğunu söyledi.

“BELEDİYEMİZDEN 150 PERSONELİMİZİ KAYBEDİYORUZ”

Enkaz kaldırma çalışmalarının devam ettiğini, kaldırılması gereken enkazın yüzde 82’sinin kaldırıldığını, depremde hayatını kaybeden yaklaşık 22 bin 980 vatandaşın bulunduğunu ve depremde 30 bin 200 kişinin de yaralandığının altını çizen Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş “Acımızın tarifi yok. Biz bu acıları telafi etmeye çalışıyoruz. Bu duruma çok üzüldük ve insanlarımızı geri getirme şansımız yok. Herkes çok yakınını kaybetmiş, ben belediyemizden 150 emekçi arkadaşımızı kaybettim” dedi.

“1,5 YILDIR BAKANLIKTAN HİÇ GERİ DÖNÜŞ ALAMADIK”

Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin 6 Şubat depremi öncesi Antakya’daki riskli binalarla ilgili yaptığı çalışmaları anlatan Lider Savaş, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na 2019 yılına kadar gönderdikleri yazılara yanıt alamadıklarını, süreci şu sözlerle dile getirdi: Depremden önce haber verilmişti. Acil müdahale gerektiren 13 bin 420 bina tespit ettik. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın raporunda, 6 Şubat’ta meydana gelen depremde aynı bölgelerde 13 bin 786 bina yıkıldı, ağır hasar gördü ve acilen yıkılması gerekiyor. Bunu depremden önce bildirmiştik. Strateji belgemizde 427 hektarlık bir alanın dönüşüme muhtaç olduğunu belirledik. 26 dönüşüm bölgesine ayırdık. Her bölgenin dönüşüm yöntemleri, uygulama modelleri, müdahale biçimleri, imar planları ve kentsel tasarım projelerinin nasıl olması gerektiğini tek tek hazırlayarak çalışmalarımızı tamamladık. Bu çalışmayı üç belge ve altı kitap halinde Bakanlığa gönderdik. Ancak bugüne kadar bir buçuk yıldır herhangi bir yanıt alamadık.

“KENTSEL DÖNÜŞÜM YAPILIRKEN DOĞA, TARİH VE KÜLTÜREL MİRAS DİKKATE ALINMALIDIR”

Kentsel dönüşüm yapılırken doğa, tarih ve kültürel mirasın dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Savaş, “Kentsel dönüşüme karşı olduklarını bana gösterdiler. Ama benim karşı olduğum kentsel kiraydı. Benimle birlikte o mahallede yaşayan yüzlerce milliyetçi muhafazakar aile bu eyalette planın uygulanmasına karşı çıktı. Bir dünya mirası, gözbebeğimiz, 1. derece sit alanı olan tarihi Antakya bölgesini müteahhitlik anlayışıyla kentsel dönüşüme tabi tutarsanız bu son derece yanlış olur. Biz bu alanların yenilenmesine karşı değiliz. Bakanlığa yazılan yazılara cevap bile vermediler, tehlikeyi anlattık, insan hayatı söz konusuydu. Siyaset en son gelmeliydi. Bir buçuk yıl sonra beyin sarsıntısı oldu. Biz haklıydık. Keşke haklı olmasaydık. Planımızda kentsel dönüşüm olması gereken birçok bina depremde yıkıldı. Ancak Lütfü Savaş yapmış gibi deprem başlatıldı.” söz konusu.

Savaş, ilgili bakanlıkların Büyükşehir Belediyesi ile ortak akılla hareket etmesi gerektiğini, Hatay’ın dokusunun korunması için akademisyenlerin de işin içinde olması gerektiğini sözlerine ekledi.

“DEPREM SONRASI SURİYELİLERDEN ÜLKEYE DÖNEN ÇOK KİŞİ YOK”

Hatay nüfusunun depremden sonra 475 bin azaldığını belirten Savaş, Hatay’daki bu nüfus azalmasının demografik yapıyı nasıl değiştirdiği sorusunu yanıtladı.

Suriye’deki mağduriyetlerin bir an önce giderilmesi ve Suriyelilerin kendi ülkelerine dönmeleri gerektiğini vurgulayan Savaş, “Artık Suriye’de barış istiyoruz. Resmi makamlar burada 450 bin civarında Suriyeli olduğunu belirtiyor. Ama ne olursa olsun taş yerinde ağırdır. İnsan kendi coğrafyasında eğleniyor, 12 yıldır misafir ediyoruz. Ensar Muhacir’in davasına inanıyoruz ama Ensar da maddi ve manevi olarak yorgun. Biz de beyin sarsıntısı geçirdik. Kendi insanımızın 1/3’ü şehir dışında yaşıyor. Bu kadar insanı ağırlıyorsunuz, gerçekten bizim için sıkıntı, inşallah barış adına bir adım atılır, bu insanlar uluslararası güvenceyle geri dönerler” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu