Erdoğan: Sorun ekonomik değil psikolojik
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında saat 15.10’da toplandı. Beştepe’deki külliyede yapılan toplantı yaklaşık 4 ay sürdü. Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulunuyor.
Erdoğan, açıklamasında, “TBMM’mizin açılışıyla birlikte, ittifak ortaklarımızla istişarede bulunarak Türkiye’yi darbe anayasasından tamamen kurtarmak ve demokrasimize yakışır bir sivil anayasaya kavuşturmak için çalışmalarımızı yeniden başlatacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
“Yargı yılı açılış töreninde ülkemiz adalet sistemine katkılarımızı hatırlatarak yeni Anayasa çağrımızı yineledik. Yeni adli yılda da tüm vatandaşlarımızın adalete erişimini kolaylaştırmaya devam edeceğiz. Türkiye’yi darbe anayasasından kurtarmak ve demokrasimize yakışır bir sivil anayasaya kavuşturmak için ittifak ortaklarımızla istişarede bulunarak çalışmalara başlayacağız.Teknofest’ Gençlerimizle geçmişten günümüze samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Başvuru ve ziyaretçi sayısı milyonlara ulaşan Teknofest’in Ankara organizasyonuna katılarak gelecek, gençlerimizin zincirleri kırdığını gösteriyor.
‘YARIN EKONOMİDE ORTA VADELİ PROGRAMI TANITACAĞIZ’
Sayın Putin ile Soçi’de çok kapsamlı ve verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Başta tahıl koridoru olmak üzere pek çok insani gündemin masada olduğu bir dönemde bu toplantının değerinin tüm dünya tarafından takdir edildiğine inanıyorum. Ekonomide önümüzdeki dönemin yol haritasını oluşturan Orta Vadeli Programı yarın açıklayacağız. Hafta sonu G-20 Başkanlık Tepesi için Hindistan’da olacağız. Bir hafta sonra BM’de görüşmek üzere Amerika’ya gideceğiz. Ülkemizin 2023 yılı ikinci çeyreğine ilişkin büyüme rakamları açıklandı. Buna göre ikinci çeyreği ilk çeyrekte yüzde 3,9, ikinci çeyrekte ise yüzde 3,8 ile tamamladı. Böylece Türkiye, ikinci çeyrekte OECD ülkeleri arasında Kosta Rika’nın ardından en fazla büyüyen ikinci ülke olmayı başardı. İkinci çeyrek ihracat rakamlarımızda da benzer bir tablo görüyoruz. Türkiye, mal ve hizmet ihracatını yüzde 2,3 oranında artıran üç ülke arasında ikinci sırada yer alıyor. Bir diğer sevindirici haber ise orta-yüksek ve yüksek teknolojili işler ihracatımızın toplam ihracat içindeki payının yüzde 40’ı aşması.
‘GÜN SONUNDAKİ SAYILAR BU OYUNU YÖNETİYOR’
Yaşadığımız deprem felaketine ve küresel ticaretteki daralmaya rağmen yakaladığımız büyüme başarısı istihdamın ve üretimin savunulmasını sağladı. Birçok uluslararası kuruluş ülkemizin 2023 büyümesine ilişkin varsayımlarını yukarı yönlü revize etmeye başladı. Aslında geçmişten bu yana arkadan düzeltme çabalarıyla sık sık karşılaşıyoruz. Uluslararası kuruluşların bir kısmı potansiyelimizi fark edemediğinden, kötü niyetli bir kısmı da her alanda düşük rakamlar bildiriyor. Bizim ülkemizde birileri yaydıkları yanlış materyallerle onları destekliyor, teşvik ediyor. Günün sonunda ortaya çıkan rakamlar elbette bu oyunu bozuyor. Öte yandan ısrarla açıklama yapan kurumların kendi itibarlarını zedelediği de ortada.
‘BU ZEHİRLİ İKLİM ONU ELDEN ALIYOR’
Elbette meşakkatli yolda bazen beklenmedik durumlarla, hatta ufak aksiliklerle karşılaşıyoruz. Ancak her seferinde hızla toparlanıyor ve eskisinden daha iyi sonuçlarla yolumuza devam ediyoruz. Niyet ve yaklaşımlar farklı olduğu için ekonomiden diplomasiye kadar her alanda Türkiye’nin yararına fikir ve öneriler ortaya koyan az sayıda aydın görüyoruz. Türk siyasetindeki yetersiz ve hırslı iklim ne yazık ki onları zehirliyor. Evler, arabalar ve hizmetler için fahiş fiyatlar talep ederek enflasyonla mücadelemize zarar verenleri raydan çıkaran da işte bu zehirli iklimdir.
‘UZUN, GÜÇLÜ VE SABIRLI BİR SÜREÇ’
Sinsi operasyonların yaygınlaştığı sosyal medyanın da etkisiyle bu akıma katılanların sayısı da az değil. Hayat pahalılığıyla mücadelemizin en büyük dezavantajı zehirli hava gibi her yere yayılması. Yıllık enflasyondaki yükseliş, hayat pahalılığına karşı daha sıkı mücadele etmemizi gerektiriyor. Bu uzun ve sabırlı bir süreçtir. Allah’ın izniyle enflasyonu dize getireceğimize tüm kalbimizle inanıyoruz. Ülkemizde yaşam maliyeti ilişkilerine baktığımızda hammadde, bakliyat, elektrik, personel, kira gibi kalemlerin ön plana çıktığını görüyoruz. Döviz kurları ve enflasyon da fiyatları doğrudan etkiliyor. Çalışanların fiyatlarındaki her artış, para insanların cebine girmeden önce, her işe ve hizmete defalarca yansıyor. Petrol fiyatlarındaki her artış etiketlere yansıtılırken düşüşler göz ardı ediliyor. Tıpkı iş ve hizmet gibi makasın da farklı yerlerde çok açıldığı durumlar vardır. Döviz kuru ve enflasyondaki artışın ötesinde bir fiyatlama güdüsüyle karşı karşıyayız.
Detaylar geliyor…
